Turkish Reading Challenges discussion

30 Nisan tarihine kadar adayları almaya devam edeceğiz, Mayıs başında da oylamayı bu kitaplara göre başlatacağız.

Önceki aylarda aday gösterilmiş ancak seçilmemiş kitapları, yeni kitapların denenebilmesi için listeye eklemeyeceğim.

Oylamanın ve sonrasının verimli geçebilmesi için genel birkaç kuralımız var, onları listelemek istiyorum.

- Her üye tek bir kitap aday göstermeli.
- Her üye başka bir kişi tarafından aday gösterilmiş bir kitaba destek olduğunu bildirebilir.
- Şu anda satışı olan bir kitap olması. (Bazı durumlarda kitapların bulunmasında sıkıntılar olabiliyor)

Geleneği bozmamak adına ilk adayı ben gösteriyorum.

Murat Menteş'in 4 Mart tarihinde çıkmış olan Ruhi Mücerret isimli kitabını aday göstermek istiyorum.

Geçtiğimiz hafta GoodReads Türkiye üzerinde en çok okunan kitap olmuş:)

Sanırım grupta seçilmesi (ihtimali) ile bu oran daha da yükselecektir.

Bir tema çerçevesinde seçimler yapmaktan vaz mı geçtik?

Öyleyse benim adayım Gündüz Vassaf'ın Mostari'si. Kitabın tanıtım yazılarından ve yapılan yorumlardan bile oldukça etkilendim. Mutlaka okumak istiyorum. Seçilmese araya sıkıştıracağım. :)

Emre wrote: "Bir tema çerçevesinde seçimler yapmaktan vaz mı geçtik?

Öyleyse benim adayım Gündüz Vassaf'ın Mostari'si. Kitabın tanıtım yazılarından ve yapılan yorumlardan bile oldukça etkilendim. Mutlaka okuma..."

Her ay temanın biraz ağır geleceğini düşündüm gruba. Bir de geçtiğimiz ayın oylamasına hem katılım da bir düşüş olması hem de tartışmalardan genel bir temaya olan kararsızlık genel aday olayına itti beni. Ama önümüzdeki aylarda bir daha deneyeceğiz temayı:)

Ruhi Mücerret i de ben kesinlikli okuyacağım zaten:)

Benim adayım Ferit Edgü - Giden Bir Kedinin Ardından



Ayrıntılı bilgi için: http://www.edebiyathaber.net/ferit-ed...

Jean Luc Godard, Robert Bresson için; “O, Fransız sinemasıdır; tıpkı Dostoyevski’nin Rus romanı, Mozart’ın ise Alman müziği olduğu gibi.” demişti. Kişisel görüşüm olduğunun altını çizerek, Fransız sineması için Robert Bresson ne ise Ferit Edgü’nün Türk edebiyatı için o olduğunu düşünüyorum.

Her ne kadar sitede kitabı bulamasam da geçen hafta Uykusuz'da Barış Uygur'un uzun uzadıya övgüler dizdiği

Minare Gölgesi - Engin Ergönültaş'ı önermek isterim.

Kendi sitesinden de bakılabilir

http://minaregolgesi.iletisim.com.tr/#

merhaba,
Sezgin Kaymaz - Kün olabilir, aldım, okumak için sabırsızlanıyorum..

Kün

Şu ana kadarki durumu toparlamak gerekirse;

1) Ruhi Mücerret, Murat Menteş (uğur) (2013)
2) Mostari - Bir köprü bekçisinin günlüğü, Gündüz Vassaf (emre) (2013)
3) Giden Bir Kedinin Ardından, Ferit Edgü (ömer) (2012)
4) Minare Gölgesi, Engin Ergönültaş (wehappyfew) (2013)
5) Kün, Sezgin Kaymaz (cemil) (2013)

daha şimdiden çok güzel kitaplar oldu.
"artık aday göstermeyin" desem ayıp olmaz değil mi? :)

Bence de adaylar güzel, ben aday göstermeyeceğim. :)

Şu an sayı biraz az ama:) Ben 10 a doğru gitmesini isterim:)

Orhan Pamuk - Sessiz Ev
Daha once aday gosterildi mi hatirlayamadim. Gosterilmediyse, simdilik benim adayim bu :)

Pinar wrote: "Orhan Pamuk - Sessiz Ev
Daha once aday gosterildi mi hatirlayamadim. Gosterilmediyse, simdilik benim adayim bu :)"

Aday gösterilmedi diye hatırlıyordum şimdi kontrol ettim gösterilmemiş. Şu an için tek eski kitap bu oldu aday olarak:)

Orhan Pamuk'un da hayatta olan, post modern cizgide romanlar kaleme alan bir yazar oldugunu dusunursek, Haziran adaylarimiz oldukca guncel kitaplar diyebiliriz sanirim :)
Yalniz Turk edebiyatinin klasiklerine pek deginmiyoruz, simdi bunu yazarken fark ettim de. Belki edebiyat- Turkce derslerinde yeterince sogumusuzdur onlardan. Ama grup okumalarimizda biraz da olsa, klasik tabir ettigimiz eserlere sahip cikmamiz gerekmez mi?
Temmuz icin "Turk Edebiyatimizin Klasikleri" gibi bir tema mi belirlesek ? Boyle bir oneriyle gelmek istiyorum :)

O kadar güzel klasikler var ki bazısı önceki aylarda seçilmedği için bir daha aday gösterilemiyor mesela. Güzel fikir.

Benim adayım Sırtlan Payı - Attilâ İlhan

Selma wrote: "yusuf atilgan- aylak adam. da benim onerim olsun o zaman. daha once okudunuz mu ya da tavsiye edildi mi bilmiyorum ama."

Aylak Adam daha önceden aday gösterilerek seçilmişti.
Eski oylamalar ve seçilen kitaplara bu bağlantılar üzerinde de ulaşabilirsiniz.

Farklı bir adayın var mı Selma?

Benim onerim de Onat kutlar - ishak.

Benim adayım da "Karaköy'de Günbatımı". Baki Can Ediboğlu'nun ilk kitabı, Mart ayında yayınlanmış bir kitap.

http://www.goodreads.com/book/show/17...

Önceki aylarda seçilememiş güzel, klasik ya da klasik adayı kitaplardan da bir derleme yaptım, yeniden aday gösterilmesi gündeme gelmesi umuduyla:) Eski kitaplar da güzeldir...

The Black Book
Snow
Puslu Kıtalar Atlası
Anayurt Oteli
Kuyucaklı Yusuf
Alemdağ'da Var Bir Yılan
Coşkuyla Ölmek
Kıskanmak

Yeni aday göstermektense Ruhi Mücerret'e destek vermek isterim. Seçilen 3 kitap arasında olmazsa bile -ki olacaktır- okunmalı diye düşünüyorum :)

Luna wrote: "Yeni aday göstermektense Ruhi Mücerret'e destek vermek isterim. Seçilen 3 kitap arasında olmazsa bile -ki olacaktır- okunmalı diye düşünüyorum :)"

Ben şu an bir boş zaman bulsam hemen başlayacağım:) Şu an için söylemek erken ama sanırım yazar bu kitap ile çok iyi bir çıkış yapacak.

Uğur wrote: "Luna wrote: "Yeni aday göstermektense Ruhi Mücerret'e destek vermek isterim. Seçilen 3 kitap arasında olmazsa bile -ki olacaktır- okunmalı diye düşünüyorum :)"

Ben şu an bir boş zaman bulsam hemen..."

Daha önce Murat Menteş hiç okumadıysanız bu kitapla hayatınızın çıkışına tanık olacaksınız muhtemelen. Kitabın içine düşmemek için şu sıralar ben de okuyamıyorum pek malesef, fakat okuyamamama rağmen gözü kapalı öneririm Menteş'i ve mutlaka okuyun :)

Şu ana kadarki durumu toparlamak gerekirse;

1) Ruhi Mücerret, Murat Menteş (uğur) (2013)
2) Mostari - Bir köprü bekçisinin günlüğü, Gündüz Vassaf (emre) (2013)
3) Giden Bir Kedinin Ardından, Ferit Edgü (ömer) (2012)
4) Minare Gölgesi, Engin Ergönültaş (wehappyfew) (2013)
5) Kün, Sezgin Kaymaz (cemil) (2013)
6) Sessiz Ev, Orhan Pamuk (pinar iki) (1983)
7) Sırtlan Payı, Attilâ İlhan (rosshalde) (1974)
8) İshak, Onat Kutlar (şahin) (1959)
9) Karaköy'de Günbatımı, Baki Can Ediboğlu (ali murat) (2013)
10) Son Oyun, Ahmet Altan (zahide) (2013)

çok güzel adaylara çok güzel adaylar eklendi.
haziran ayı güzel olacak.

Adaylar için iki haftamiz daha var.

Ayfer Tunç - Evvelotel

Adaylar icin parantez icerisinde yazilan tarihler ilk baski tarihi ise eger. Ishak icin 1959 olarak bir düzetme yapabiliriz. YKY 50. Yil ozel baskisindan (2009) bir alinti:
"İshak’ın üstünden elli yıl geçti. Yankıları sürmekte
ama... Yurt koğuşunda, kahve köşelerinde yazılmış dokuz kısa öykülü bu ilk kitap 1959’da
a Dergisi Yayınları’ndan çıktığında Kutlar 23 yaşında,
Kadırga Yurdu’nda kalan, taşralı bir hukuk öğrencisiydi. Edebiyatımızda ıskalanmamış kitaplardandır İshak, hak ettiği ilgiyi zamanında
görmüştür: 1960 Türk Dil Kurumu Öykü Ödülü verilmiş, sonraları yeni baskıları yapılagelmiştir"

Şu anda Ruhi Mücerret'i okuyorum, öneririm. Ama Ahmet Ümit'in Son Oyun'unu da merak ediyorum. Hangisine oy vereceğime karar veremedim.

Sahin wrote: "Adaylar icin parantez icerisinde yazilan tarihler ilk baski tarihi ise eger. Ishak icin 1959 olarak bir düzetme yapabiliriz. YKY 50. Yil ozel baskisindan (2009) bir alinti:
"İshak’ın üstünden elli ..."

Teşekürler Şahin. Bu ay yoğun olduğum için kitapları tek tek inceleyemedim. Buradaki durumunu da güncelledim kitabın.

Bu oylamada Ferit Edgü'nün karsisina Onat Kutlar'in sürrealist öyküleri ile cikmak istememistim aslinda. Ama daha sonra yazarlarimizin daha cok taninmasi icin uygun olacagini dusundum.
"O - Hakkari'de bir mevsim" kitabinin yazari Ferit Edgü, filminin senaristi Onat Kutlar hakkinda daha fazlasini merak edenler icin az once denk geldigim bir yaziyi paylasmak istiyorum. Onat Kutlarin vefatinin onuncu yilinda Ferit Edgü'nün kaleminden
http://www.milliyet.com.tr/ozel/kitap...
Oylarinizi kullanmadan once Onat Kutlar ve Ferit Edgü hakkinda bir süre arastirma yaparsaniz gercekten cok fazla ilginizi cekecegini goreceksiniz.

Şu oylamada eskilerden (eski yazarlardan) kim çıkarsa okurum gibi geliyor. Ferit Edgü ve Onat Kutlar'ın bu kadar yakın dost olduklarını bilmiyordum, insan özeniyor.

50 kusagi öykücülerinin arasindaki iliskiler dostluktan da öte aslinda...
"Kuşak dayanışmasının en parlak örneklerini verdik. Birimizin yönettiği dergide bütün kuşak buluşurdu. Birimizin yaptığı radyo programı hepimizindi.
Yazdıklarım bir kuşak fanatizmi değil. Değer taşıyan herkes, her kitap bizim için kutsaldı, ihmal etmedik.
Kimdir bu kuşağın edebiyatçıları? Şairleri, öykücüleri, eleştirmenleri.
Her sayı eksiktir, her sıralama yetersizdir...
Bizi bir araya getiren neydi?
Zaman aşımına uğramayacak, eskimeyecek, havı dökülmeyecek bir tutku. Hepimiz edebiyat tutkunuyduk, hayatımızı ona adamıştık. Edebiyat beğenilerimiz farklılaşabilirdi ama edebiyatı sevmede, ona olağanüstü, taparcasına saygı göstermede, birbirimize tekrarlamadığımız, yazıya geçirmediğimiz bir kutsal yemine sadık kalmıştık.
Yabancı kaynakları algılama biçimimiz de değişikti. Varoluşçuluktan başlayan fikir, edebiyat hareketlerinin içine, onunla bağdaşmayan düşünceler de katılabilirdi."
Yazinin tamami icin:
http://www.ykykultur.com.tr/dergi/?ma...

merhabalar
çok geç kalınmadıysa bir öneri de benden Women Who Run With the Wolves: Myths and Stories of the Wild Woman Archetype selamlar

S. Arzu wrote: "merhabalar
çok geç kalınmadıysa bir öneri de benden Women Who Run With the Wolves: Myths and Stories of the Wild Woman Archetype selamlar"

Arzu geç kalmadın ama türk edebiyatı kapsamına girmiyor bu kitap. türk edebiyatı kapsamında var mı bir önerin?

Şu ana kadarki durumu toparlamak gerekirse;

1) Ruhi Mücerret, Murat Menteş (uğur) (2013)
2) Mostari - Bir köprü bekçisinin günlüğü, Gündüz Vassaf (emre) (2013)
3) Giden Bir Kedinin Ardından, Ferit Edgü (ömer) (2012)
4) Minare Gölgesi, Engin Ergönültaş (wehappyfew) (2013)
5) Kün, Sezgin Kaymaz (cemil) (2013)
6) Sessiz Ev, Orhan Pamuk (pinar iki) (1983)
7) Sırtlan Payı, Attilâ İlhan (rosshalde) (1974)
8) İshak, Onat Kutlar (şahin) (1959)
9) Karaköy'de Günbatımı, Baki Can Ediboğlu (ali murat) (2013)
10) Son Oyun, Ahmet Altan (zahide) (2013)
11) Evvelotel, Ayfer Tunç (e) (2006)

Ruhi Mücerret iki ayını doldurmadan goodreads istatistiklerine göre Türkiye'de son bir yılda en çok okunan 7. kitap olmuş şu anda.

11 kitap haricinde aday göstermek isteyenler için son 8 gün.

Zülfü Livaneli'nin yeni kitabı çıkmış, hakkında bir fikrim yok ama yeni diye aday göstermek istedim

Benim adayım da Hasan Ali Toptaş'tan Heba olabilir.

Selamlar.

Ben her türlü kitabı okurum. Yeterki bana yeni şeyler öğretmiş olsun. Önerim var ama türk yazara ait olması zorunlu galiba.
Michael Chabon - Kavalier ve Clayin Akıl Almaz Maceraları.
Marylinne Robinson - Gilead

Üyelerimizin zevklerini tam bilmiyorum ama benim de çok merak ettiğim "Heba" girdiyse listeye, diğerlerinin şansı azaldı gibi:) Murat Menteş ve Ahmet Altan da benim tarzıma uzak olsa da genelde beğeni toplayan yazarlar. Tabi gönül ister ki bizim oylama 2013 çok satanlar listesine dönmesin, arada süprizler olsun:)

Son cümleni ben de temenni ediyorum Ömer.

Iletisim yayinlari bana ilk defa bir kitabin teaser'i olabilecegini ve bu sekilde reklaminin yapilabilecegini gosterdi...
http://heba.iletisim.com.tr/
Ilginc, hem de cok ilginc :)
Bir diger bahsetmek istedigim noktada:
Cok degerli iki yazarimizin 2013 yilinda yayimlanan kitaplari da bu ay oylamamiza girmis oldu.
1958 dogumlu Hasan Ali Toptas
1936 dogulmu Ferit Edgü
Son olarak da, hangi kitap icin oyumu kullansam diye dusunurken listemizde olan ve edebiyatimizda uzun süredir bulunan yazarlarimizin kitaplarindan hangileri listemizde diye baktim...
1925 dogumlu Atilla Ilhan (Sirtlan payi 1974 - 5. Romani - Yunus Nadi Roman Armagani almis)

1936 dogulmu Onat Kutlar (Ishak 1959 - ilk eseri - Türk Dil Kurumu ödülü almis)

1950 dogumlu Ahmet Altan (Son Oyun - Yazarin 9. romani - 2013)

1951 dogumlu Engin Ergönültas (karikatürist - daha fazla arastirma yapmam gerekiyor bilgim yok)

1952 dogulmu Orhan Pamuk (Sessiz ev - 1983 - Yazarin ikinci romani)

Genelde bir yazari ilk defa okuyorsam ve yazar hakkinda bilgi edinmek gibi bir amacim da varsa eserlerinde kronolojik sirada gitmeyi tercih ediyorum.
Ömer'in 2013 cok satanlar listesine donmesin bizim oylamamiz istegine katiliyorum...

Hakikaten zor bir seçki oldu bu ayki. Ama tabii ki benimki bir temenni. Bekleyip göreceğiz.

Orhan Pamuk'un da kitaplarının çıkar çıkmaz çok satanlar listesinin tepesine yerleştiğini unutmamak lazım. Oğuz Atay'dan bahsetmiyorum bile.

Rosshalde'nin tesbiti hakkinda bir düzeltme ihtiyaci hissediyorum. Oguz Atay, daha bir cok yazar gibi doneminde hakettigi ilgiyi gorememistir.
http://www.duseyazanlar.com/editorun-...
Oguz Atay ile ilgili olarak:
http://www.radikal.com.tr/ek_haber.ph...

Sahin wrote: "Rosshalde'nin tesbiti hakkinda bir düzeltme ihtiyaci hissediyorum. Oguz Atay, daha bir cok yazar gibi doneminde hakettigi ilgiyi gorememistir.
http://www.duseyazanlar.com/editorun-...-..."

Döneminde çok satanlara girdi demedim, şu an çok satanlarda ve popülaritesi tartışılmaz, her yere olricli ileti giren insanlarda bunun 1 numaralı ispatı.

Ben şahsen 20. yy edebiyatı seven bir insanım, güncel olana bir tutkum yok ancak haksızlık yapılmaması taraftarıyım. Bugünün güncel olanı ileride 21. yy Türk edebiyatı adı altında anılacak, bu yüzden çağı yakalamanın kötü bir şey olduğunu düşünmüyorum. Seçilen kitaplar güzel olur, kötü olur bunları tartışmak için burası var zaten.

Tabi şu da var bugünün kitapları hakkında 20. yy edebiyatı kadar tez ve araştırma yazıları mevcut değil, okuyucular bu belgeler yerine sadece kendi düşünceleri ile yorum yapmak durumunda kalıyor, bu durumda güncel olanı okumaktan korkanı kendi edebi zevki oluşmamış kişiler olarak yorumlamak hata olmaz.

Kaldı ki şunu söylememem haksızlık olur. Eğer popülerlikten gideceksek şu an en popüler olan şey varoluşçu yazarlar üzerinden edebiyat parçalamak sağda solda. Herkes bir varoluşçu oldu, ama gel gör ki tartışma sayfalarında " diyecek kelime bulamıyorum, çok güzel" lafından başka konuşmaya değer, tartışmaya değer cümleler sarf edilmiyor. Ne kitabın kurgusu, ne anlatımı mantıklı veya edebi bir eleştiri getiremiyor.

Eleştirmenin kötü bir şey olduğu sanılıyor ve laf söyletilmiyor. Bu cehaletten başka bir şey değildi, çünkü kitaplar "ay çok güzel bayıldım" , " çok kötü vakit kaybı" gibi yorumlar yapılması için değil üzerinde düşünülüp tartışılması için var. Varoluşçu arkadaşlardan bu katkıyı göremiyoruz nedense.

rosshalde wrote: "Sahin wrote: "Rosshalde'nin tesbiti hakkinda bir düzeltme ihtiyaci hissediyorum. Oguz Atay, daha bir cok yazar gibi doneminde hakettigi ilgiyi gorememistir.
http://www.duseyazanlar.com/editorun-se..."

Olricli ileti girenlerin Oğuz Atay okuyanlardan oluştuğunu düşünmek büyük bir yanılgı. Turgut'un Olric'le olan diyalogları popüler oldu ve parodileri türedi diyebiliriz en fazla.

Güncel olanı okumaktan korkmamak lazım meselesine katılıyorum ama kıyıda köşede kalmış önemli eserler de es geçilmesin isterim şahsen.

Varoluşçuluğun da zannedildiği kadar da popüler olduğunu sanmıyorum. Günümüzde kim edebiyat parçalamıyor ki? Herkes şair, herkes bir kitabını bile okumadığı yazarların sözlerini paylaşıp duruyor. Ben de isterim ki böyle kitaplar hem okunsun hem de üzerinde uzun uzun tartışılsın, hakkıyla eleştirenler çıksın "çok karamsar", "içimiz bunaldı", "eğlenceli değil" dışında cümleler sarfedilsin. Yani bu katkı meselesi sadece varoluşçu arkadaşlarla sınırlı değil.

Bir de çok satanlara ulaşmak, onları farketmek, hatta onlara istek duymak çok daha kolay şimdi. Çoğu kişi siz daha tavsiye etmeden alıyor okuyor çoktan. Buradaki amacımız herkesin okuduğunu okumak veya iyi kötü farketmeksizin kolay okunan kitapları okuyup sayfa sayısını çoğaltmaksa o başka. Bir de ne kadar tartışırsak tartışalım demokrasi var burada, oylama var. Ve çok satanlardan da kaliteli işler çıkabilir, buna da karşı değilim, sadece dengeli olsun diye bir temennim var.

Uzatmayacağım, sadece demokrasi konusuna değinmek istiyorum. Demokrasi ile seçilene saygı duymak da önemlidir. Nasıl varoluşçu yazarların kitapları seçildiğinde saygı duyuluyorsa, popüler, toplumsal gerçekçi, marksist yazarların kitapları da aynı saygıyı hak eder. Demokrasinin asıl önemli olan yönü budur, seçilene saygı duymak. Elitist bir tavırla insanların seçimlerini eleştirmek hoş değil. Ben bunu gördüğüm için tepkimi gösterdim, yanlış gördüysem düzeltirsiniz zaten ben de özrümü dilerim.

Bir de ben daha öncede söyledim ben 20. yy seven bir insanım, 21. yy edebiyatını savunacak son insan benimdir diye düşünüyordum beğenmiyorum genel olarak çünkü ama büyük konuşmamak gerekiyormuş demek ki. Çünkü en sevmediğim kitaplara dahi sonuna kadar şans tanıyan bir insanım, sırf bu yüzyılda yaşıyor diye haksızlığa uğramalarından hoşnut değilim sadece bazı yazarların. Neyse iyi okumalar herkese.

rosshalde wrote: "Eleştirmenin kötü bir şey olduğu sanılıyor ve laf söyletilmiyor. Bu cehaletten başka bir şey değildi, çünkü kitaplar "ay çok güzel bayıldım" , " çok kötü vakit kaybı" gibi yorumlar yapılması için değil üzerinde düşünülüp tartışılması için var. Varoluşçu arkadaşlardan bu katkıyı göremiyoruz nedense.
"

Rosshalde'ye içtenlikle katılıyorum.
Daha önce de belirtmiştim, okunan kitaplarla ilgili tartışma forumunda dahi doğru dürüst yorum göremiyorum ne yazık ki.
Eleştiriye açık olmak önemli. Grubumuzda da yapıcı eleştirilerin yer alması taraftarıyım.