Historical Research Quotes

Quotes tagged as "historical-research" Showing 1-30 of 40
Nancy Omeara
“How did I become President?
I began by setting an example, hanging out my own dirty laundry in front of Village Earth right from the start. Every ugly little life secret became a matter of public record. Of course, that included sordid love-life details.”
Nancy Omeara, The Most Popular President Who Ever Lived [So Far]

Nancy Omeara
“Future Politics
Effecting change in national politics was mostly a matter of making better use of online forums, encouraging voters to press forth with hard questions, providing statistics and solutions. Direct-to-voter referendums became an increasingly common way of effecting national policy. If Congress were deadlocked over a particular issue, the voters would be asked to make up their minds for them in the form of an online referendum.”
Nancy Omeara, The Most Popular President Who Ever Lived [So Far]

Hüseyin Nihal Atsız
“Ülküler, gerçekle hayalin karışmasından doğmuş olan, düne bakarak yarını arayan, milletlere hız veren ve uğrunda ölünen büyük dileklerdir. Milletler, ölebildikleri kadar yaşama hakkına sahiptirler.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Türkçülük, Büyük Türkeli’nde, Türk uruğunun kayıtsız şartsız hakimiyeti ve bağımsızlığı ile Türklüğün her yönden bütün milletlerden ileri ve üstün olması ülküsüdür.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Türkler, Türkçülük ile güçlenecek, kurtulacak, ilerleyecek, yükselecektir.”
Hüseyin Nihal Atsız

Hüseyin Nihal Atsız
“Gerçekten Türkçü olmak kolay değildir. Her önüne gelen Türkçü olamayacağı gibi, her Türkçüyüm diyen de Türkçü olamaz.

Her Türkçü, bulunduğu yerin görevini inançla yaparsa, Türkçülük ülküsü sağlamlaşır. Türklük güçlenir.

Türkçülerin ilk işi, görevlerini, arınmış gönül ve inanmış yürek ile yapmaktır.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Dünyanın hiçbir yerinde, yüzde on gücenecek diye yüzde doksanın kendi düşüncelerini ve çıkarlarını açıkça ileri sürmekten alıkonmak istemesi görülmüş değildir. Bundan başka bir memleket, yalnız bir milletindin ve o milletin istek ve çıkarlarına göre idare olunur. Azınlıklar o ülkede, ancak, asıl sahiplerin milli haklarına baygı göstermek şartıyla adalet içinde yaşamak hakkına maliktirler ve hiçbir suretle, kendi özel ve milli şartlarını, çıkarlarını ileri süremezler. Hele memleketin asıl sahiplerinin hak ve çıkarları aleyhinde hiçbir dilekte bulunamazlar. Bu takdirde vatana ihanet etmiş olurlar.”
Hüseyin Nihal Atsız

Hüseyin Nihal Atsız
“Gerçekte ise, bugün, Türkiye’de fikir akımları arasında yerli ve mili olan tek fikir Türkçülüktür. Faydalı veya zararlı olsun, ötekilerin hepsi dışardan gelmiştir: Komünizm, bize, Rusya’dan aktarılmış ve bir vatan ihaneti halini almıştır. Milletlerarası Yahudi aleti olan Masonluk, Balkanlar yolu ile Türkiye’ye girmiştir. Bugün itibarda olan demokrasinin vatanı İngiltere, sonra Fransa’dır. Epey taraftarı bulunan iktisadi liberalizm ve devletçilik de yabancı köklüdür. Bir zamanlar gazetelerde ve Meclis içinde taraftarları görülen Faşizm, İtalya ve Almanya’da doğmuştur. Hatta bugün Türklerce benimsenip milli bir hale gelmiş bulunan müslümanlık bile aslında Türk köklü değildir.

Türk köklü tek fikir, tek ülkü yalnız Türkçülüktür. Bu bakımdan da milli şuurumuzun gelişmesi nisbetinde büyüyecek, güçlenecek ve atılışlar yapacaktır.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Türk beğleri dalkavukluğun ne olduğunu bilmedikleri, devşirmeler ise bunda pek usta oldukları için, II. Murad çağından sonra memleketin yüksek mevkilerine devşirmeler gelmeye başlamış ve milli ahlakın bozulmasına sebep olmuşlardır.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Türkçülüğün, sert bir ahlakı vardır. Türkçü kendisini mühimsemez, alçak gönüllüdür, suç yapmışsa ve yanılmışsa itiraf eder. Geçmişe ve eski değerlere bağlıdır. Eski Türkçüleri devirerek yükselmeyi düşünmez. Kalbi yalnız milletine hizmet etmek duygusu ile vurur. Bencillik davasında değildir. Her dinde ve her ahlak prensibinde kötü olan yalan, iftira gibi küçüklüklerin yanından bile geçmez. Kendisine soykütüğü uydurmaz ve hele babası veya dedesi şüpheli bir çevreden gelmiş birisi ise, bu şüpheyi gidermek için kendisini Anadolu’nun koyu Türk çevrelerinden birisine yamamak teşebbüsüne girişmez.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Gençler, en çok öğretmenlerini örnek diye alırlar. Öğretmen gevşek veya ahlâksız oldu mu, gençte ilk tepkiler başlar ve bu tepkiler her şeyi inkâra kadar gider.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Dünyanın bütün Türkleri, Türkiye'ye kabe gibi bakıyor. Türkiye'nin kendilerini bir gün kurtaracağı efsanesi aralarında yaşıyor. Yalnız anayurtta ve zulüm altında yaşayan Türkler değil, medeni ülkelerde yaşayan Türkler de buraya hasret çekiyor.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Bütün Türkleri kurtarmak milli hakkımızdır. Milli hakkımız olmasa bile bize karşı duyulan bu büyük sevgiden sonra, insanlık görevimiz haline gelmiştir. Millerleri büyüten şeyler, milli ve insani hareketlerdir. Zulüm altında inleyen tutsak Türkleri kurtarmak için yapılacak fedakarlıktaki ihtişam o kadar parlaktır ki, Türklüğün ölmezliğinin senetlerinden biri olacaktır.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Milleti yapan unsurlardan biri de din olduğuna göre, Türklerin dini üzerinde de durmaya mecburuz. Hiç şüphe yok ki, Türklerin dini müslümanlıktır. Eski dinimiz olan şamanlıktan da bazı unsurlar alarak bir Türk müslümanlığı haline gelen bu din, on yüzyıldan beri bizim milli dinimiz olmuştur. Bununla beraber Türk olmak, için mutlaka müslüman olmaya lüzum yoktur. Çünkü bu günkü Türkler arasında birkaç yüzbin şaman, birkaçyüzbin hıristiyan ve hatta birkaç bin Musevi Türk (Karayımlar)de vardır. Din ayrılığı yüzünden bunları Türklükten çıkarmaya hakkımız yoktur. Zaten, hıristiyan Türkler olan Gagavuzların Türkiye'de yerleşenleri, çoğunlukla müslüman olmuşlardır. Onlar bunu, Türklüğün vazgeçilmez bir şartı saydıkları için yapmışlardır.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Soyumuza, devletimize, yurdumuza, mukaddesatımıza, şerefimize fenalık etmiş olan her millette, her dine, her rejime, fikre, topluma, kişiye düşmanız. “Kinimiz dinimizdir!”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Türkçülük, Türk soyunun tarihi geleceğine dayanarak, kadın hususunda hür düşüncelidir ve kadına saygı beslemektedir. Ancak, kadının koket derecesine düşmesine de şiddetle karşıdır. Kadına saygı beslemek, onu erkekle kayıtsız şartsız eşit tutmak anlamına gelmez. Tanrı'nın ayrı yarattığı iki cinsi bir tutmak, tabiat yasalarına aykırı bir davranıştır. Kadınların her türlü öğrenimi yapmalarına ve bazı durumlar dışında her mesleğe girmelerine taraftarız. Fakat aile yapısının korunması bakımından kadının her şeyden önce analık ve evdeşlik görevini yapmasını isteriz.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Yirminci yüzyılda müspet ilimin ve batı medeniyetinin ışığı altında, medenî milletlerin ve toplumların dine bütün varlıklarıyla sarılmış olduklarını görüyoruz. Çünkü Tanrı inancı ve dolayısıyla din, fert olarak da, millet olarak da vazgeçilmez manevî ve ahlâkî büyük bir dayanaktır. Bu sebeple, bugünkü Türk dünyasının dayandığı iki esaslı temelden birisini teşkil eden İslâm dininin, millî varlığımızın ayrılmaz bir parçası olduğuna inanıyoruz.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Millî şuur ve gurura malik liderlerin en büyük faydası, toplumu aşağılık duygusuna düşmekten korumaktır. Bir millet büyük iş yapabilmek için, kendisinin büyük millet olduğu inancını duymalıdır. Atatürk devrinde, Türk milleti nüfus, servet, teknik ve kültür bakımından bugüne göre çok geride olmasına rağmen manevî güç bakımından kudretliydi ve onun içindir ki kendisinde her tehlikeyi yenebilmek inanç ve kuvvetini buluyordu.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Zafer hiçbir zaman, mahvolduklarını sananlar tarafından kazanılamaz.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Milletler, millî istekleri nisbetinde itibarlı ve kuvvetlidirler. Bundan başka "millî istekler" yani "ülküler" milletlerin dinamik gücü, birliğinin sebebi, cesaretinin kaynağıdır.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Batı ve komünist dünyaları nasıl, alabildiğine silahlanıp birbirine diş biledikleri halde bir arada savaşsız yaşıyor ve iktisadi ilişkilerde bulunuyorsa, biz de, sınırları içinde Türk bulunan devletlerle dost kalmak şartıyla O Türkleri düşünür, kültürce ilerlemeleri için çalışır, her türlü yardımı yapabiliriz.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Türk milleti, Türk kökünden gelenlerle Türk kökünden gelmiş olanlar kadar Türkleşmiş kimselerden meydana gelen topluluktur.

Şuuraltında veya duygularının gizli yönünde başka bir ırkın şuur ve özleyişini taşımayan kimselerdir.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Milliyetçilik kendisini reklam ederken daha olgun kafalara hitap etmek mecburiyetindedir. Komünizmi en iptidaî insana anlatmak ve kabul ettirmek kolaydır. Zaten onlar yalan söylemekten de asla çekinmedikleri için her fert veya zümreye göre söyleyecekleri yalanlar hazırdır. Milliyetçilikte ise ne yalana tenezzül, ne dünya cenneti, ne de ahret cenneti vaadi vardır. Milliyetçilikte yalnız tek yasa vardır: Görev yapılacaktır.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Milliyetçilik büyük ve asîl bir inançtır. Bir fedakârlık duygusudur. Hiçbir karşılık beklemeden kendini yok etmek düşüncesidir. Bu bakımdan dinden de üstündür. Dindar, yarınki bir âlemin cennetine ve nimetlerine kavuşmak için kendisini feda eder. Bu fedakârlık, hiçbir şey ummadan kendisini yokluğun karanlıklarına atan bir milliyetçinin fedakârlığı ile asla ölçülmez. Böyle bir ölüm, çirkin bir hayattan daha çok insana yakışır. Hayatı, bu şekilde insanî anlamı ile telkin etmek milliyetçilik felsefesinin baş ilkesidir.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Bir nesli milliyetçi olarak yetiştirmenin birinci şartı okullarda ona millet sevgisi, millet uğruna fedakârlık düşüncesi aşılamak, geçmiş yüzyılların millî miraslarını öğretmektir. Bunu yapabilmek için milliyetçi öğretmen, milliyetçi ders programı lâzımdır. Solcu-kozmopolit yazarların eserlerini okutan edebiyat öğretmenleri, kozmopolit tarih kitaplarıyla milliyetçi gençlik yetişmez. Hele küçük çocuklara hitap eden dergilerin zararlı telkinleri ancak kanunun sert tedbirleriyle önlenebilir.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Her şeyden önce ahlakımızın ve seciyenizin kuvvetine istinat ediniz. Her şeyden önce memleketiniz ve milletiniz için çalışınız. Bu yolda yürürken budala, safdil, aptal diyecek veya o gözle bakacak kurnazlara ve züppelere rast geleceksiniz.


Gençler… Aptallığı ve safdilliği, hırsızlık ve ahlaksızlığa tercih ediniz.

Osmanlı devletini ve meşrutiyet Türkiye’sini lekeleyen çirkefleri Cumhuriyet tarihine bulaştırmamak en büyük mefkûreniz olsun. En küçük memuriyetlerden en büyük makamlara kadar geçeceğiniz yollarda dürüst olunuz. Arkanızda karanlık, çamurlu ve çirkefli dedikodular yerine; berrak, temiz, nurlu ve sitayişli izler bırakmaya çalışınız.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Gençlik kanlı canlı, çok yüksek bir mefkûre ister. Gençlik kahramanlık göstermeğe çok isteklidir. Onun bu isteğini Türk Irkının istikbali için en doğru olabilecek yola sevk etmek lâzımdır. Bu sağlam ırkın istikbali açıktır. Ona yalnız hedefini göstermek ve: marş marş kumandasını vermek kâfidir.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Hüseyin Nihal Atsız
“Bize Turkuvaz salonlarında hocalarına kasidekâr nutuklar söyleyen genç lazım değildir. Köye inen, fışkı ve toprak kokularına alışkın nasırlı köylü eli sıkacak, onu bıkmadan dinleyecek genç lazımdır.

Bize yalnız dans etmesini, iyi giyinmesini, kur yapmasını ve âşık olmasını bilen gencin lüzumu yoktur. Bize bugün mesleğinde usanmadan çalışacak, yarın hudutta göz kırpmadan ölebilecek genç lâzımdır.

Bize bir gençlik lâzımdır. Temelinde cehalet, duvarlarında riya, tavanlarında dalkavukluk bulunmasın.”
Hüseyin Nihal Atsız, Türk Ülküsü

Robert E. Stansfield-Cudworth
“The sphere of ‘historical research’ does not readily or exactly correspond with that of ‘archival practice’ but the notion that even if a single component of the latter is omitted from the former that that then validates the profession’s collective defenestration of all issues historical fails to appreciate the complexity of all arguments.


R. E. Stansfield-Cudworth, ‘Archivists and Historians: Perspectives on the Place of Historical Research in Archival Practice’ (2015), p. 41.”
Robert E. Stansfield-Cudworth

Robert E. Stansfield-Cudworth
“A view of archivists as historians’ handmaidens accepts subservience, infers disciplinary subordination, and implies professional inferiority, which does not realise the scale and extent of archivists’ true accumulated expertise. Consequently, if we invert the proposition to pose not whether historians make better archivists but whether archivists make better historians, it is possible to consider not whether archivists should be scholars and engage in historical research but whether the realm of historical scholarship should incorporate archivists and archival activities.


R. E. Stansfield-Cudworth, ‘Archivists and Historians: Perspectives on the Place of Historical Research in Archival Practice’ (2015), p. 46.”
Robert E. Stansfield-Cudworth

« previous 1